Sürdürülebilirlik Yönetimi

İklim kanunu, hükümetlerin iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve sürdürülebilir bir gelecek sağlamak amacıyla oluşturduğu yasal düzenlemeleri içermektedir.

Su döngüsü, ekosistemlerde suyun atmosfer ve yeryüzü arasında sürekli bir döngü içinde hareket ettiği doğal bir süreçtir. Bu döngü, buharlaşma, yoğunlaşma, yağış ve süzülme gibi aşamaları içerir.

Yeşil büyüme, sürdürülebilir üretim, enerji verimliliği, yenilenebilir enerji kullanımı ve yeni iş imkanları yaratma yoluyla hem çevreyi korumakta hem de ekonomik büyümeyi desteklemektedir.

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın en temel amacı, 2050 yılına kadar net sıfır sera gazı emisyonuna ulaşmaktır. Bu hedef, ekonomik büyümeyi doğal kaynak tüketiminden ayırmayı ve toplumun tüm kesimlerinin bu dönüşümden yararlanmasını sağlamayı içeriyor.

Akıllı enerji sistemleri, enerji sektörünün geleceğinde önemli bir rol oynamaktadır. Bu sistemler, daha sürdürülebilir, güvenilir ve ekonomik bir enerji sistemi oluşturmamıza yardımcı olacaktır.

Temiz enerji kaynakları, doğada sürekli olarak yenilenen ve çevreye zarar vermeyen enerji kaynaklarıdır. Bu kaynaklar, fosil yakıtlara sürdürülebilir bir alternatif sunarak iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir rol oynarlar.

CDP (Karbon Saydamlık Projesi), 2000 yılında kurulan ve şirketlerin çevresel etkilerini, özellikle karbon salınımlarını şeffaf bir şekilde ortaya koymalarını amaçlayan uluslararası bir girişimdir.

Sera gazları, atmosferde bulunan ve güneşten gelen ışınların bir kısmını yutarak atmosferde bir ısı tuzaklayan gazlardır. Bu gazlar, atmosferdeki sıcaklık düzenlemesinde önemli bir rol oynarlar ve Dünya’nın yüzeyinin ortalama sıcaklığını belirlerler.

Ürün karbon ayak izi, bir ürünün hammadde çıkarılmasından geri dönüşüme veya bertaraf edilmesine kadar tüm yaşam döngüsü boyunca neden olduğu karbon salınımını ifade eder.

Kurumsal karbon ayak izi hesaplaması bir şirketin enerji tüketimi, ulaşım faaliyetleri, atık yönetimi ve tedarik zinciri süreçlerinden kaynaklanan sera gazı emisyonlarını kapsar.

SKDM raporu, Avrupa Birliği’nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM) kapsamında, AB’ye belirli ürünler ihraç eden işletmelerin, bu ürünlerin karbon emisyonlarını beyan etmek için hazırladıkları kapsamlı bir belgedir.

SKDM sertifikası, Avrupa Birliği’nin karbon ayak izini küresel çapta azaltma hedefinin önemli bir parçasıdır. Şirketiniz AB’ye belirli ürünler ihraç ediyorsa, bu sertifika sizin için de büyük önem taşıyor.

Sürdürülebilirlik, çevresel, ekonomik ve sosyal boyutları bir araya getiren bütüncül bir bakış açısıyla ele alınır. Bu boyutlar birbirinden bağımsız değil, aksine birbiriyle iç içedir.

Sera gazları, atmosferde güneş ışınlarının bir kısmının yeryüzüne ulaşmasını sağlayan ve geri kalanının ise uzaya geri yansımasını engelleyen gazlardan oluşmaktadır.

Küresel ısınma, Dünya’nın ortalama sıcaklığının ve atmosferindeki sera gazlarının konsantrasyonunun uzun vadede artmasıdır.